Bolca polisiye klişesi barındıran The Blacklist, her bölümde bir suçlunun yakalandığı episodik formuyla izleyiciyi yakalamayı başarıyor. Her bölümde bir hikayenin sonlandığı hikaye ana karakterin (eski bir suçlu) FBI içindeki gitgide dokunulmazlaşan konumunu işleyerek sizi ilerleyen bölümler hakkında meraka salıyor.
James Gandolfini’nin kemikleri sızlıyordur şu an, Altındağlı izleyenlerin gözlerinin dolduğu gibi… Önyargılıydınız zaten diyenleri duyar gibiyim, evet önyargılıydım. Şafak Sezer’i konuşulduğu andan itibaren The Sopranos’un içinde göremedim, izledim hala göremiyorum. Aydemir Akbaş, Şafak Sezer ve Hande Ataizili The Sopranos uyarlaması Altındağlı projesini kim duysa güler zaten.
Senaryo internetten çevrilmiş gibi, The Sopranos’un ilk bölümüyle aynıydı. Detaylarda, karakterlerde farklılık olsa da yereleştirilememiş, belki yerelleştirme çabasına bile girilmemiş görüntüde Türkiyelileştirilmiş bir işti Altındağlı dizisi.
Uzun uzun yazmaya bile gerek duymuyorum izlemeyin diyemeyeceğim, isterseniz hobi olarak yine izleyin ama hobi olarak kalsın lütfen. Herhangi bir okurumun Altındağlı dizisinin sadık izleyicisi olma ihtimali bile fazlaca düşündürücü benim için.
Yazı Dipnot Tablet 144. sayısında yayınlanmıştır… Dipnot Televizyon yazılarını ve çok daha fazlasını Dipnot Tablet dergide okuyabilirsiniz.
Merakla beklenen Mob City sonunda yayına başladı. İzlerken aklıma Walking Dead’i yıllarca ballandıra ballandıra anlatanlar geldi. Ben de şimdiden sosyal ortamların gündemi olacak Mob City adlı dizi hakkında birkaç satır yazayım dedim.
Proje ‘Esaretin Bedeli’ ve ‘Yeşil Yol’ gibi filmlerin yanı sıra “The Walking Dead”in de yönetmeni olan Frank Darabont imzalı. Üstelik bu kez sadece yönetmen değil aynı zamanda senarist olarak da projenin içinde. Dizinin yıllarca sosyal ortamlarda diğer projeler gibi konuşulacağını varsaydığımızda izlemiş gibi yapacağınıza zaten 6 bölüm, üstelik ilk iki bölüm seyri de keyifli izleyin gitsin derim. 🙂
Çok zamanım yok, oturdum mu birkaç bölüm izlerim, hem uzun uzadıya haftalar boyu dizi de takip edemem diyenler için iyi bir alternatif. Mob City 2′şer saatlik 3 parça halinde, toplamda 6 bölüm yayınlanacak ve henüz hiçbir şey kaçımadınız daha 2 bölümü yayınlandı. Bölümleri türkçe altyazılı olarak internette mevcut, tabii siz “ingilizce” izledim de diyebilirsiniz. Ben karışmam…
Aramızda Kalsın ile çoğumuzun hayatına girdi… Arife bir anda evimizin, mahallemizin gamzeli, eşofmanlı kızı oluverdi. Uğur Yücel ve Binnur Kaya gibi usta oyuncuların yanında samimiyeti ve oyunculuğuyla dikkatleri üzerine çeken Aramızda Kalsın’ın Arife’si Gamze Karaduman, Cine Dergi okurları için Gizem Kaboğlu ile buluştu. Cihangir’de bir akşamüstü gerçekleşen söyleşiyle izleyicilerin daha yakından tanıyacağı genç oyuncu Gamze Karaduman ve samimi sohbeti ile sizleri baş başa bırakıyoruz.
Aramızda Kalsın’ın Arife’si kimdir sorusuna yanıt alacağınız o röportaj:
Geçtiğimiz hafta cumartesi günü Beyazperde.com’un organizasyonuyla yepyeni bir vizyonla tanıştım. Psikolojik yorumlarla filmleri analiz eden pek çok makale görmüş olsam da böyle bir seminer olduğundan habersizdim. Psikolog Şule Öncü direktörlüğünde filmlerden bölümlerin gösterimi ve yorumlarla şekillenen yaklaşık 2.5 saatlik seminerin konusu bu hafta bağlanmaydı.
Ebeveyn ve çocuk ilişkisi üzerinden açılan konuşma film örnekleri ve yorumlarla ufkumu açtı. Pek çok sinema bloggerının katılım gösterdiği etkinlikte oyuncu da vardı, editör de benim gibi TV yazarı da… Sıradan izleyicilerin de ilgiyle takip edeceklerini tahmin ettiğim eğitim boyunca sinema üzerine sohbetlerin yanı sıra kişisel psikolojik durumumuzu da deşmeye başladık. Bir nev-i psikoterapi seansı olarak da yorumlanabilecek sürede filmlerdeki karakterleri kendi ilişkilerinizle kıyaslayarak resmen aydınlanıyorsunuz. Eğitmen Öncü’nün de dediği gibi bazı kutularınızı, pencerelerinizi açtıktan sonra zaten kendinizle yüzleşmeye başlamış oluyorsunuz.
Hem kişisel gelişiminiz hem de film analiz kabiliyetiniz için etkileyici ve yararlı bir seminer dizisi olduğunu düşündüğüm Filmlerle Psikoloji semineri tüm sinema meraklılarına önerim. 8 hafta süresince farklı birçok konuyu haftalık periyodlarla inceleyecek olan seminer dizisi İstanbul Film Akademi binasında, Nişantaşı’nda sinefilleri bekliyor.
Sinema haberleri için ilk adresim olan Beyazperde’ye ve yayın yönetmeni Melis Pirlanti’ye ayrıca bir teşekkürü borç bilirim.
Açık Toplum Vakfı tarafından yayına hazırlanan ve Türkiye’nin yalnızlığı hakkında farklı bir bakış açısı sunan Yalnız ve Endişeli Ülke Türkiye yayını aşağıdaki soruların yanıtlarını arıyor. Kitap önerileri içinde de kitabına yer verdiğim Prof. Dr. Orhan Tekelioğlu’nun araştırma içindeki makalesinin okurlarım için aydınlatıcı olacağını düşünüyorum. Türkiye’nin TV tarihine detaylı bir bakışın ardından diziler özelinde ötekileştirme konusunu inceleyen makale Huzur Sokağı’nın yayınının öncesinde hazırlandığı için başörtülü başrol konusunda güncelliğini yitirmiş bir not olduğunu belirtmekte fayda var. Ancak analiz ve incelemeler oldukça değerli… Muhteşem Yüzyıl’dan Kurtlar Vadisi’ne kadar pek çok dizinin değerlendirildiği yazı özetle şu notu düşüyor: “Ekranlardaki güncel popüler TV anlatılarında ötekileştirici, ayrımcı ve zenofobik söylem anlatıların önemli bir parçası olarak sadece yer bulmaz, çok da fazla tepki toplamadığından, kalıcı bir tutum olarak devam eder, dışlayıcı söylemleri sürekli olarak yeniden üretir, canlı tutar.”
Kenter Tiyatrosu, Shakespeare’in tek boyutlu kadın karakterlerine yeni bir soluk üfleyen “İyi Geceler Desdemona, Günaydın Juliet” oyununu Shakespeare’in 450’inci doğumgününde izleyici karşısına çıkartıyor.
Biliyorsunuz Kim Milyoner Olmak İster artık bilgi yarışmasından çok, “bilgili olduğu varsayılan, iyi eğitimli yarışmacı nasıl rezil olur” ve “sunucu nasıl yarışmacıyı rencide eder” formatına döndü. Bilinçli olarak yapıldığını düşündüğüm bu üslup değişikliğinin ardından son 2 sezondur program hakkındaki haberlerin sayısında da reyting oranları kadar artış oldu.
atv’nin bir diğer programı Kapanmadan Kazan ise bu hafta bir yarışmacı başarısından ziyade ilginç bir soruyla gündeme geldi. Elbette bu tartışma yaratan soru ve haberler programın adını bile duymayanları programdan haberdar etti. Gelelim soruya…
Döndük yine “seks satar” noktasına geldik… Tuna Kiremitçi ile Ahmet Ümit nasıl evlenebilir özetindeki haberler, homofobik yorumlar vs. hafta boyunca internet sitelerinde yer aldı. Bir yarışmada magazin sorusu sorulması ayrı bir tartışmayken bir de haberi “skandal” olarak yayımlayan haber sitelerinin varlığı bugün gözardı edildi. Keşke cümle sonuna ünlem işareti koyacak kadar yayın organlarını korkutan cevap şıkkı, TV’de gündemimiz olabilse. Bu reyting oyunları da artık yutulmasa…
Yazı Dipnot Tablet 143. sayısında yayınlanmıştır… Dipnot Televizyon yazılarını ve çok daha fazlasını Dipnot Tablet dergide okuyabilirsiniz.
Cesur Hemşire’yi izlerken şunu düşündün, Hakan Yılmaz’ı aynı rolde izlemekten bıkmadık mı? Eminim cebinde daha çok karakter var, olduğunu Avrupa Yakası’nda da gördük neden biz hep aynı karakteri izliyor gibiyiz farklı dizilerde?
Şebnem Bozoklu için ise keşke geçen sezon önce ona teklif edilen Karagül’de olsaydı diyorum… Çok iyi bir oyuncu, ekrana yakışan bir kadın. Ruhi Sarı, Enis Arıkan ve Şebnem Bozoklu nasıl olmuş da bu işin içine düşmüş? 90’larda kaldığını umduğum hastane komedisi bir yana, modası geçmiş gülme efektine, dönüp duran aynı esprilere bakınca yazık olmuş demekten kendimi alamadım.
20 Aralık tarihinde TGRT Haber’de yayınlanan Fuat Kozluklu ve Özlem Pala’nın hazırladığı, Fuat Kozluklu’nun sunduğu Artı Eksi Gündem programına konuk oldum.
Programda bahsettiğim çevre ve merkez kültür analizlerinde, reyting istatistiklerinde ve yorumlarında yayında belirtme fırsatı olmasa da bazı kitaplardan da referans aldım. Konularla ilgili detaylı bilgilere şu kitaplar ile ulaşabilirsiniz:
Programda adı geçen Kızılelma dizisi üzerine yazım için tıklayabilirsiniz. Cine Dergi Ocak sayısında konu üzerine daha detaylı bir yazı bulabileceksiniz.
Yine programda bahsini açtığım Aramızda Kalsın dizisini şöyle yorumlamıştım.