Pis Yedili’nin Rüzgar’ı, Adını Feriha Koydum’un Mehmet’i, Kasaba’nın Hüseyin’i Melih Selçuk ile diziler ve televizyon dünyası üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik. Cine Dergi’den Gizem Kaboğlu’nun sorularını yanıtlayan Selçuk, yönetmenlik hayalinden, film projesinden dizilere bakışına kadar pekçok soruyu içtenlikle yanıtladı. 1984 doğumlu, Mardinli geniş bir ailenin çocuğu olan Selçuk ile dizilerin Doğu’ya bakışına da değindik, sıkı izleyicisi olduğu yabancı dizilere de… İşte Melih Selçuk’un fikir dünyasına kapı aralayacak, satır araları da satırları dolduran cümleler gibi düşündürücü ünlemlerle dolu o röportaj:
Şu önermeye katılır mısın: “Ekrandaki tüm diziler birbirinin aynı.” Sence ekranda fark yaratmak için ne tür riskler alınmalı?
Hepsi ayndiı değil de belirli kalıplar var ve her bir zi bu kalıplardan birine girmeye çalışıyor bence. Ne yazık ki bu Türkiye’de hep böyle oldu. Yeşilçam’a da baktığımızda birbirinin aynısı binlerce film görüyoruz. Buna alışan bir kitlenin dizi konusunda farklı davranmasını beklememiz hata olur. Kısacası izleyici zaten bu tür diziler istiyor. Arada farklı diyebileceğimiz yapımlar tabii ki oluyor başarılı olanları da oluyor ama yeterli değil bu. İş izleyicide bitiyor.
Okumaya devam et Melih Selçuk Röportaj: EKRANDA FARK YARATMAK İÇİN İŞ İZLEYİCİDE BİTİYOR